Yeni yıl mesajlarının iyimser bir hava taşımasına rağmen yılın ilk haftasının hayal kırıklığıyla geçtiğini ifade eden Saadet Partisi İlçe Mali İşler Başkanı Hikmet Çakır, “Umut dolu bir yıl bekleniyor. Adetten olsa gerek, yılbaşı tebrikleri ve mesajları çok iyimser. Emin olun “Pollyanna” bile bu kadar iyimser olamazdı. “TÜİK” tarafından buram buram neşe (!) kokan açıklamalara rağmen yeni yılın ilk haftası tam bir hayal kırıklığı ile geçti. Dua ediyoruz ki, kalan 51 hafta böyle geçmesin” dedi.
TÜİK’in ekonomik istatistikleriyle ilgili dikkat çeken bir öneride bulunarak, yüksek enflasyon ve hayat pahalılığı karşısında TÜİK’in açıkladığı verilerle vatandaşın gerçekleri arasındaki uçuruma vurgulayan Çakır, “TÜİK, istatistikteki başarısını (!) başka alanlara da taşımalı. Bir KHK ile TÜİK’e market ve konut kiralama yetkisi verilmelidir. Böylece milletimiz, TÜİK’in açıkladığı fiyatlarla alışveriş yapar, kiralık ev bulabilir” dedi.
TÜİK market ve toplu konut önerisi
Hikmet Çakır, TÜİK’in marketler zinciri ve toplu konut projelerine girişmesini ironiyle önererek, “TÜİK’in rakamlarına göre alışveriş yapabilmek ve ev kiralayabilmek halkımız için büyük bir nimet olacaktır. Böylece biz de TÜİK’in yarattığı mutlu dünyayı yaşayabiliriz” ifadelerini kullandı. TÜİK çalışanlarına da seslenen Çakır, alınan kararların sorumluluğunun büyük bir vebal olduğunu belirtti.
Çakır şöyle konuştu;
“Maalesef böyle trajik ve ironik hamleler haline geldik. Bir kısır döngü içerisinde dönüp duruyoruz. Belki TÜİK çalışanları kendilerini eleştirdiğimiz için bize kızıyorlardır. İnanıyoruz ki, TÜİK çalışanları, başkanı ve müdürleri yarın emekli olsa, en çok kendileri şikayetçi olacaklardır. Pişmanlık duyacaklardır. Hoş onların da vicdanen rahat olmadıklarına inanıyoruz. Yaşadıklarımızda verdikleri kararların payı çok fazla. Bu vebaldir. Hatırlatmak istiyoruz”
Siyasi gündeme eleştiri: “Ağlasak mı gülsek mi?”
Saadet Partili Çakır, ülkenin siyasi gündemine de değinerek, “Terörist” ithamlarının siyasetteki çelişkili kullanımını eleştirdi. Yakın geçmişte birbirini “terörist” olarak nitelendiren isimlerin bugün bir araya gelip poz vermesini eleştiren Hikmet Çakır, bu tür adımların şeffaflıkla, Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında, milletin hassasiyetleri gözetilerek atılması gerektiğini vurguladı.
Çakır şu ifadeleri kullandı;
“Evet trajik ve ironik bir ülkeyiz. Ağlasak mı gülsek mi? Düşünün iki ay önce “terörist” diye görevden alınan birisi, kendisine “terörist” diyen bir diğeri ile mutlu mesut pozlar paylaşıyor. “Terörist” diyen de kendisine “terörist” denen de bir araya gelmesi “tarihi bir adım” oluyor. Ancak “terörist” damgası ile hukuksuz bir şekilde görevden alınmayı eleştirdiğimiz zaman biz de “hain, terörist” oluyoruz. En hafif tabir ile şuursuzlukla itham ediliyoruz. Olmayan sözleşmelerle bizi itham edenler, masanın yedinci ayağı ile mutlu mesut görüşmeler yapıyorlar. Elbette ülkemizin bu manzaraya çok ama çok ihtiyacı var. Ama yanılıp yıkılıp süreci kapalı kapılar ardında, Oslo’da, Dolmabahçe’de, Kandil’de, Ada’da yürütmeye kalkmayın. Süreci Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde ve tüm siyasi partileri dahil ederek ve de Milletimizin hassasiyetlerini gözeterek yönetin. Bu da büyük bir vebaldir. Hatırlatmak isteriz”