Eskişehir’in Mihalgazi-Alpagut ve Tepebaşı-Atalan bölgelerinde yapılması planlanan siyanürlü altın madeni projeleri, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki bütçe görüşmelerinde de tartışma konusu oldu. CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’a hitaben yaptığı konuşmada, Eskişehir’in doğal kaynaklarına zarar verecek maden projelerinden vazgeçilmesi çağrısında bulundu. Görüşmeler sırasında, Cengiz Holding’e bağlı Eti Bakır A.Ş.'nin Tepebaşı-Atalan ve Mihalgazi-Alpagut bölgelerinde, Türkiye Varlık Fonu'na devredilen Koza Altın'ın ise Sarıcakaya’da gerçekleştirmek istediği madencilik projelerini gündeme taşıdı. Çakırözer, Bakan Bayraktar’ın sunumundaki “önce insan, sonra çevre, sonra madencilik” sözlerine atıfta bulunarak, “Eğer gerçekten önce insan ve çevre geliyorsa, binlerce Eskişehirlinin sokaklarda protesto etmesine neden olacak projelerden vazgeçmelisiniz. Protesto ediyoruz çünkü Türkiye'nin en yaşanabilir illerinden memleketim Eskişehir'imizin yüz ölçümünün yüzde 71'i madencilik için ruhsatlandırılmış durumda” dedi.

Eskişehir'de bu mahallelerin yüzde 25'i Suriyeli oldu Eskişehir'de bu mahallelerin yüzde 25'i Suriyeli oldu

“Anadolu’nun Akdenizi yok ediliyor” 

Eskişehir’in verimli topraklarının tehlike altında olduğunu vurgulayan Çakırözer, şunları söyledi:  

“Son olarak Mihalgazi-Alpagut ve Tepebaşı-Atalan’da Cengiz Holding’e, Sarıcakaya’da ise Koza Altın’a altın ve gümüş madeni çıkarmak için ruhsat verdiniz. Bu bölgeler, Anadolu’nun Akdeniz’i olarak bilinir. Türkiye’nin dört bir yanına sebze, roka ve domates buradan gider. Ancak, 2 bin 500 futbol sahası büyüklüğünde ruhsat verilen bu alanlarda 720 futbol sahası büyüklüğünde maden kazısı yapılacak. Sarıcakaya’da ise ‘ÇED gerekli değildir’ kararıyla süreç başlatıldı. Ruhsat alanı bin 600 hektar olmasına rağmen, maden alanı 25 hektar altındaymış gibi gösteriliyor. Bu durum, ÇED sürecini devre dışı bırakmak için yapılan bir manevradır.”