Bu vahim olayın Türkiye’de artan kadına ve çocuğa yönelik şiddetin acı bir göstergesi olduğunu belirten Kazım Kurt, faillerin en ağır şekilde cezalandırılmasını talep etti. Başkan Kurt, “2 yaşındaki Sıla bebeğimizin şiddet ve cinsel istismar sonucu hayatını kaybetmesi, sadece bir bireyin kaybı değil, tüm toplumun kaybıdır. Bu tür olaylar, insanlığın vicdanını yaralamaktadır. 2 yaşında bir bebeğe bile bu kadar zalimce yaklaşılabiliyorsa, bu ülkede kadına ve çocuğa yönelik şiddetle mücadelede büyük bir eksiklik olduğu çok açıktır. Bu acımasız olay sadece bir bireysel suç değil, toplumsal bir sorunun açık yansımasıdır” dedi.

“Adaletin yerini bulmasını bekliyoruz”

Sıla bebeğin ölümüne sebep olanların adalet önünde hesap vermesi gerektiğinin altını çizen Kazım Kurt, “Suçluların adalet önünde hesap vermesi elzemdir. Bu tarz olaylar karşısında hukukun en ağır yaptırımları uygulaması gerekiyor. Adaletin yerini bulması, faillerin hak ettikleri cezaları alması ülkemizde yaşanması muhtemel olan benzer vakalar için caydırıcı bir nitelik taşımaktadır. Kadınlarımızı ve çocuklarımızı şiddetten, cinsel istismar ve tacizden korumak için en sert adımlar atılmalıdır” şeklinde konuştu.

“Kadın ve çocuklar için daha güvenli bir Türkiye”

Başkan Kazım Kurt, sadece bu olay özelinde değil, Türkiye genelinde kadına ve çocuğa yönelik şiddetin önlenmesi için daha kapsamlı politikaların ve daha etkin çözümlerin hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı. 

Odunpazarı Belediye Başkanı Kurt, açıklamasına şu sözlerle devam etti;

“Son günlerde artan kadına yönelik şiddet olayları da bizleri derinden düşündürmektedir. Şiddetin her türlüsüne karşı durmak, bu konuda mücadele etmek hepimizin ortak sorumluluğudur. Unutulmamalıdır ki, bir toplumun ilerlemesi, bireylerinin güvenliği ve refahı ile mümkündür. Ve yine unutulmamalıdır ki, kadınların ve çocukların güvenliğini sağlamak devletin temel görevlerindendir. Bu tür olayların yaşanmasına asla izin verilemez. Odunpazarı Belediyesi olarak, şiddete karşı sıfır tolerans anlayışıyla hareket ediyor, kadınlarımızın ve çocuklarımızın haklarını korumak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu konuda yapılacak her türlü hukuki ve toplumsal girişimin destekçisi olacağımızı belirtmek isterim.” 

“Kadına ve çocuğa yönelik şiddete karşı mücadele etmeliyiz”

Ayıraca toplumsal farkındalığın artırılması gerektiğini vurgulayan Başkan Kurt, “Kadına ve çocuğa yönelik şiddetin önlenmesi için her bireyin sorumluluk alması gerekiyor. Toplumsal cinsiyet rollerinden, günlük hayatta kullandığımız dile kadar birçok alanda değişiklik yapmalı, kendimizi ifade etmek için seçtiğimiz cümlelerde cinsiyetçi şiddet içeren, şiddeti normalleştiren ve özendiren kelimelerden kaçınmalıyız. Her geçen gün yeni bir şiddet haberiyle karşılaşıyoruz. Buna son vermek için toplum olarak sesimizi yükseltmeli, kadınlarımızı ve çocuklarımızı koruma sorumluluğumuzu yerine getirmeli, kadına ve çocuğa yönelik şiddete karşı mücadele etmeliyiz” dedi.