Saadet Partisi Eskişehir İl Başkanı Fesih Bingöl, karınca hassasiyetiyle hareket etmenin inançlarının bir gereği olduğunu vurgulayarak, belli bir aşamadan sonra sahipsiz sokak köpeklerinin uyutulmasının zorunlu hale gelebileceğini kabul ettiklerini söyledi. Ancak getirilen teklifte "ötanazi" olarak ifade edilen yöntemin çerçevesinin geniş tutulması nedeniyle kabul edilebilir olmadığını belirtti.

"Veterinerler de sürece mutlaka dahil edilmeli"

Bu konunun siyasi saiklerle yerel yönetimler üzerinde bir baskı unsuru haline getirebilecek düzenlemelerden kaçınılması gerektiğini vurgulayan Bingöl, merkezi yönetimin sadece denetim kısmında değil, uygulama kısmında da sorumluluk alması gerektiğinin altını çizdi. Ayrıca hayvan hakları kuruluşları ve veterinerlerin de sürece mutlaka dahil edilmesi gerektiğini ifade etti.

Fesih Bingöl, kamusal alanlarda hayvanların rastgele beslenmesinin tartışmalara yol açtığını ve sağlıksız besinlerin hastalık yayabildiğini belirterek, bu durumu düzenleyen bir hükmün teklif edilmediğini söyledi. Sokakların özellikle çocuklar ve yaşlılar için güvenli olmadığını kabul etmek gerektiğini vurguladı.

10 maddelik çözüm önerisi

Saadet Partisi olarak ortaya koydukları raporlar ve kanun teklifleriyle "sokakların güvenli, hayvanların güvende olacağı" bir düzenleme önerdiklerini belirten Bingöl, 10 maddelik önerilerini şöyle sıraladı;

  • Kısırlaştırılan köpekler sokağa bırakılmamalı
  • Barınak ve bakımevlerinin yanı sıra yaşam alanları kurulmalı 
  • Barınakların şartları iyileştirilmeli, kameralarla izlenmeli
  • Hayvansever kuruluşlar barınak kurmakla yükümlü olmalı
  • Barınak personeline eğitim zorunlu hale getirilmeli
  • Gönüllülerin barınakları ziyareti kolaylaştırılmalı
  • Evcil hayvan satışı kontrol altına alınmalı
  • Tüm evcil hayvanlar mikroçiple kayıt altına alınmalı
  • Tehlikeli ırklara izin verilmemeli, sahipleri sorumlu tutulmalı
  • Hayvanlara şiddet ve işkence uygulayanlar için cezalar caydırıcı hale getirilmeli

Saadet Partisi İl Başkanı, bu tekliflerde insan hayatının merkeze alınırken hayvan refahının da gözetildiğini vurguladı. Muhalefetin her teklifinin peşinen reddedilmesini eleştirdi ve getirilen teklifin bilimsellikten uzak hazırlandığını savundu.

"Ötanazi uygulaması asla kabul edilemez"

Geçmişte de benzer uygulamaların köpek popülasyonunu engelleyemediğini belirten Bingöl, Türkiye'deki belediyelerin çok azında bakımevi bulunduğunu, iddia edilen 4 milyon hayvanın toplatılmasının, sahiplendirilmesinin ve sahiplendirilmeyenlere ötanazi uygulanmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı.

Köpek popülasyonunun ana sorumluları...

Bingöl, köpek popülasyonunun ana sorumlularını ise şu şekilde sıraladı;

“2004'te çıkarılan yasayı uygulamayan belediyeler ve merkezi yönetimler. Cins hayvan alıp kısırlaştırmadan sokağa atanlar. Katalogdan hayvan satışı yapanlar. Sadece en güçlü köpeği alıp diğerlerini şehre bırakan kırsaldaki insanlar. İzin verilen denetlenmeyen üretim çiftlikleri”

Milletvekili Süllü: Yanlış politikalarla hayvancılık bitiriliyor Milletvekili Süllü: Yanlış politikalarla hayvancılık bitiriliyor

Bingöl, çözümün ülke çapında bir kısırlaştırma seferberliği olduğunu vurguladı. STK'lar, dernekler, gönüllüler ve hayvanseverlerle iş birliği yapılarak 5 yıl içinde sorunun tamamen çözülebileceğini ifade etti.

2004'te Hayvanları Koruma Kanunu'nu çıkaranın bu hükümet olduğunu hatırlatan Bingöl, yasanın uygulanmaması nedeniyle popülasyonun arttığını belirtti. Şimdi hayvanları öldürerek çözüm bulunmaya çalışıldığını savundu. Yapılanların, yapılacakların teminatı olduğuna dikkat çekerek bunun da çözüm olmayacağını vurguladı.

Kaynak: eskisehirpostasi.com