Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk gerek Kurtuluş Savaşı sırasında gerekse Cumhuriyet'in ilanından sonra yurt gezilerinde olmak üzere toplamda 22 kez Eskişehir’e teşrif etti.

Atatürk, 21 Haziran 1920 günü saat 11’de beraberinde Milli Savunma Bakanı Fevzi Çakmak Paşa ve Genelkurmay Başkanı Albay İsmet İnönü ile Eskişehir tren istasyonuna geldi. Yunan taarruzunun aldığı vaziyeti, sınıf arkadaşı ve Batı Cephesi Komutanı Ali Fuat Cebesoy ile burada görüştü. Aynı gece de Ankara’ya hareket etti.

Büyük Önder, bu ziyaretinin ardından Eskişehir’i aynı yıl içinde üç defa daha ziyaret etti. Tarihler 27 Temmuz 1920’yi gösterdiğinde Yunan taarruzlarının devam ettiği günlerde, TBMM Başkan Mustafa Kemal Paşa ile Milli Savunma Bakanı Fevzi Çakmak Paşa, 12. Kolordu Komutanı Fahrettin Altay, bazı komutanlar ve 20 kadar milletvekili ile 27 Temmuz 1920 akşamı trenle Eskişehir İstasyonu’na gelindi. Gezinin amacı, cephelerin ziyaret edilerek kuvvetlerin yerinde incelenmesi, ihtiyaçların tespiti, cephede savaşanların morallerinin güçlendirilmesiydi. Trenden iner inmez, heyetle birlikte doğruca Batı Cephesi Karargahına gidilerek Ali Fuat Paşa ile görüştükten sonra Bilecik’e hareket etti. Bilecik’ten Pazarcık’a, sonra sırasıyla Karaköy’e, Ertuğrul’a geçerler ve sonra Eskişehir’e tekrar dönerler. Ali Fuat Paşa ile birkaç saat görüştükten sonra Afyon’a, oradan da Uşak’a geçtiler.

27 Ağustos 1920’de ise Atatürk Eskişehir’e üçüncü kez geldi. Kurban Bayramı’nın birinci günü, Batı Cephesi’ni bir daha teftiş etmek ve askerle bayramlaşmak üzere Eskişehir’e gelen Atatürk, 28 Ağustos’ta beraberindeki heyetle Afyon’a hareket etti.

Mustafa Kemal Atatürk, aynı yıl 4 Aralık’ta da Eskişehir’e geldi.

Atatürk, Eskişehirlileri şu sözlerle taltif etti;

“Eskişehir’i ve Eskişehirlileri çok iyi tanırım. Millî Mücadele yıllarında büyük vatanseverlik ve üstün bir cesaretle mücadelemizin daima yanında olmuş, bu mücadeleye çok geniş yardımlarda bulunmuşlardır. Askeri hareket icabı olarak ordumuz Eskişehir ve Eskişehir Halkı’na bir fedakârlık yüklemek mecburiyetinde idi. Bu bütün millet için fedakarane bir hareket idi ve bu şehir halkı ona göğüs gerdi. Tebrik ederim. Gördüğüme göre halk aydın ve faaldir. Toprak verimlidir. Az zamanda zayiatı telafi ve fedakârlıklarıyla iftihar edecektir.”